Cité des Arts sanatçıları Paris deneyimlerini paylaştı

Bilet Bilgileri

TARİH&SAAT MEKAN TAKVİMİNE EKLE BİLET FİYATLARI  
{{item.tarih}} {{item.mekan}}


BİLET AL BİLET AL ÜCRETSİZ

2018 yılı boyunca İKSV Yurtdışı Projeleri kapsamında Paris Cite Internationale des Arts’da 3 aylık misafir sanatçı programına katılan Gözde İlkin, Ahmet Doğu İpek ve Alper Aydın İKSV Yurtdışı Projeler Yöneticisi Tuna Ortaylı Kazıcı’nın moderatörlüğünde Salon İKSV’de bir söyleşide bir araya geldi. Deneyimlerini izleyicilerle paylaşan sanatçılardan Onur Ceritoğlu fiziken söyleşiye katılamasa da, gönderdiği video ile Paris’teki zamanına dair bir paylaşımda bulundu. İzleyiciler söyleşide sanatçıların Paris deneyimlerini dinleme fırsatı buldu.

Alper Aydın
Cite Internationale Des Arts Türkiye atölyesinde Temmuz-Eylül döneminde bulunan ve Paris’in yaz hâlini deneyimleme fırsatı bulan Alper Aydın, deneyiminden bahsederken gitmeden önce Paris’ten beklentisinden bahsederken, “Ben bu programa başvururken birkaç ayrı hedefim vardı. Orada kendi bulunduğum coğrafyanın dışına çıkıp, karşılaşmalar yaşayarak, yeni karşılaşmalar yaşayarak, yeni fikirler üretmek istiyordum.” dedi. Paris’e gittikten sonra ise Paris’in ona düşündürdüklerini şöyle anlattı: “Çok fazla hareketli bir yaşamım olmasından dolayı işte Ordu, Ankara, Konya ve İstanbul arasında gidip gelirken sürekli, Paris’e taşınmam benim evimin neresi olduğu konusunda büyük soru işaretleri yaratmıştı.”

Gözde İlkin
Programa Ocak-Mart döneminde katılan ve Ocak-Şubat aylarına Cite Internationale des Arts’ın Türkiye atölyesinde geçiren Gözde İlkin, programa başvuru sürecini ve Paris’e gittikten sonra pratiğinin nasıl şekillendiğini şu sözlerle anlattı:
“[...] Programa başvuruda güvenli alan olarak tanımlayabileceğim belli çalışma pratiğim vardı, yani her gittiğim ülkeden, şehirden, yerden oranın motiflerine ve hikâyesine dair, belki hafızasına özgü kumaşlar toplayıp yine şehrin kimliğini ve oradaki aidiyet alanlarına referans veren formlar üreterek bu kumaşlara yerleşiyorum ve bu benim aslında artık bir alışkanlık hâline gelmiş rutinim.”
“Aynı zamanda hep mesela kullandığım kumaşları eve ait olan kumaşlar, iç mekân kumaşları olarak tanımlıyorum. Ve Paris’teki süreçte aslında benim bütün bu tanımlarım, işte çalışma sürecim, biriktirme şeklim biraz alt üst oldu. İyi de oldu ama, ve yön değiştirdi bir şekilde. O yüzden Paris süreci benim için aslında biraz daha fikirleri açmak, düşünmek ve kafa notları tutmakla geçti. Ve daha çok sergi görmek ve şehre dâhil olmakla aslında.”

Ahmet Doğu İpek
Nisan’dan Haziran’a kadar Paris Cite Internationale des Arts Türkiye atölyesinde bulunan sanatçı Ahmet Doğu İpek, baharın tatlı aylarını Paris sokaklarını keşfederek geçirmiş. Şehirle kurduğu ilişkiden bahsederken, şu cümleleri kurdu:
“Oradayken Çelenk’in Açık Radyo’daki programına katılmıştım oradaki deneyimlerimi anlatmak için. Programı tekrar dinlediğimde tamamen, yani neredeyse programın yarısı kadarında şehir güzellemesi yaptığımı fark ettim. Gerçekten çok güzeldi.”
“Her gün ilk güneşle uyanıp, kahvaltı ve kahveden sonra şehrin içine dalmak üzerine çıktım atölyeden ve bu neredeyse her gün sürdü. Her gün 15-20 kilometreye yakın yürüyüşler yaptım, herhalde her müzeye girdim çıktım, her galeriye girdim çıktım, her sokağa girdim çıktım, her antikacıya girdim çıktım, bit pazarında saatler geçirdim.”

Onur Ceritoğlu ise söyleşiye bir video ile katılarak, Paris’te kaldığı sürede yaptığı Açık Stüdyo etkinliğinde Aslı Seven ile birlikte yaptığı ve kendi araştırma alanlarını altyapı kavramı üzerine tartıştıkları projenin sunumunu izleyicilerle paylaştı. 

Yukarı